Ekinoks

Bugün, 23 Eylül 2015 günü, gecenin ve gündüzün eşit olduğu bir gün. Sonbaharın da başlangıcı sayılır, yaz bitti. Daha da önemlisi Turgut Uyar'ın bu isimde bir şiirinin olmasıdır. Bazı saatlerin şiirle bir bağı var bence.

EPOS 3390 Emotion 24h


EKİNOKS

yazı orda geçirdik kışa gerek kalmadı
safça acemice şarkılar söylendi oyunlar oynandı
sözde sevinç haline getirildi yıllanmış hüzünler
aşklar unutuldu ve bazılarına yeniden başlandı

         "insan yaşlandıkça kurtulur" demiş birisi
korkudan belki yılgınlıktan ve başka bir şeylerden

oysa yaşlandıkça bulunur mavinin en iyisi
akasya çürür tren hızlanır eller ufalır gibi
kim yitirir sözgelimi bir başkasının bulduğunu
evet kim yitirir kim bulur
herhangi bir akşam alacası değil ki bu

imdi ey kış diyorum seni de orda geçirseydik
kim düşünecekti bir kumsalda
sabahın tanıksız kendi kendine olduğunu

     "oysa" diyor birisi
     "sabah yeniden hatırlamadır yaşamayı"
bana kalırsa "oysa" diyenlerden hep korkmalı
     "oysa ölüm var" da diyebilir aynı kişi

oysa ölüm yakın olmamalı
süzgün ve uzun şeylerden de korkmalı bana kalırsa
uzun süren devrimlerden süzgün aşklardan
ve bunlara benzeyen başka şeylerden
akasya hemen çürümeli tren birden hızlanmalı
şimdi ey kış diyorum
ne kadar sürersen sür
yaz güzeldi ve sapsarıydı
herkes doydu ve eylendi oyunlar oynandı
oteller ve sokaklar da sapsarıydı
kimler ne konuştu ne yitirdi ne kazandı

ama bir şey vardı eksilen ya da çoğalan
kumun altında mı denizin üstünde mi masalarda mı

     "dünya bir sanrıdır" diyor birisi
     "belki bir sancı"

ne bırakmıştım orda sahi
mor gibi soylu bir şey mi
bir eziklik mi yoksa

herkes ne kadar da mutluydu "oysa"
ne bıraktıysam o kadar kaldı orda

Büyük Saat, YKY, s. 577-578

"düşen kiraz çiçeği gibi"

Nomos Metro Datum Gangreserve

Bazen saatin kaç olduğunu bilmek ve bunu düşünmek iyi değildir, iyi gelmez.

Böyle zamanlarda saati ters çevirip ona bakmak daha iyi. Çünkü biz her şeyi bilemeyiz ve her şey olamayız.

Büyük, büyük şair Matsuo Başo, küçük küçücük bir şiirinde şöyle demiş:

“Yapabilseydim
düşen kiraz çiçeği gibi
söylerdim şiirimi”* 



*Kelebek Düşleri - Başo (Matsuo Kinsaku) - Metis

Başkasının Saatine Bakmak

Zenith, Şule Gürbüz koleksiyonu.


Kişi saate meraklı olunca başkalarının saatlerine de aşırı bir ilgi duyuyor. Yolda, kütüphanede, işyerinde veya bir sahaf dükkanında ister istemez gözüm başkalarının kolundaki saate gidiyor. Çoğunluk bir hayal kırıklığı yaşarım. Metroda, otobüste gördüğüm saatlerin çoğu sahte olduğu için sahipleriyle konuşmayı bile düşünmeden uzaklaşıyorum.

Kimi zaman da enfes saatler takanlara rastlıyorum. Onlar da zaten sıradan insanlar olmuyor.


Catherine Pinguet ve babasının saati.


Mesela 2009'da saat meraklısı arkadaşlarla Beyoğlu'nda yürürken sokakta bir kadınla karşılaştık, daha doğrusu kolunda çok güzel bir saat olan bir kadınla karşılaştık. Hemen heyecanla sorular sorduk. Meğer babasının saatiymiş. Babası bu saati II. Dünya Savaşı yıllarında Paris'te satın almış. Biz o sırada konuştuğumuz insanın bir yazar olduğunu, kitaplarından birinin imza günü ve röportaj için o saatte tesadüfen orada olduğunu bilmiyorduk.

Galiba saatler insanların hikayelerini üzerinde taşıyor.
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...