Atina'da Osmanlı saatleri
Yorgo Kırbaki
Vakit nakit olduğuna göre, vaktin tartışılmaz kanıtı bir saatin değeri nedir?
Eğer bu saat 19. yüzyılın sonlarından bir Vacheron Constantin, 18. yüzyılın ikinci yarısından bir Jean Broquet Savmur ya da aynı yüzyılın ikinci yarısından bir George Charlie ise ne paha biçilmeli?
Atina'da, tarihi Akropolis mabedinin eteklerinde üç katlı neoklasik bir binada barınan Lalaunis Müzesi'nde sergilenen 340 cep saati bu sorulara yanıt arıyor.
Böyle bir serginin açılması fikri üç yıl önce doğdu. Önce slogan belirlendi: "Ninenin sandığını aç ve o saati bulup bize getir." Sonra slogan kulaktan kulağa yayıldı. Kısa bir süre içinde üç binden fazla cep saati toplandı. Ardından uzmanlar bu saatleri tarihi, sosyal ve ticari kriterlerle mercek altına aldılar. Sonuç göz kamaştırıcıydı.
Lalaunis Müzesi'ndeki sergide "Osmanlı pazarı" için imal edilmiş cep saatleri ayrı bir yer tutuyor. Sözgelimi üzerinde İstanbul'daki mümessilinin adı yazılı 19. yüzyıldan kalma bir Longines, ya da 18. yüzyılın ikinci yarısından kalma üç ayrı kasalı Amalric Freres... Anlaşılan o ki 18. ve 19. yüzyıllarda İstanbul piyasası için İsviçreli ile İngiliz saat üreticileri arasında epey rekabet yaşanmış.
İsviçrelilerin saat imalatında "ayıp şeyler" yaptıklarını hiç duymamıştım ama 19. yüzyılda İsviçre'de imal edilmiş üzerinde ise "Dent, London" yazan cep saati pek de masum değildi.
Şeyhülislam'ın ipek cep saati kılıfı ve TCDD'nin çalışanlarına yeniden dağıtacağını duyduğum Serkisof'lar ise serginin hoş sürprizleriydi.
Sergilenen cep saatlerinin değeri 50 ile 100 bin euro arasında değişiyor.
Yaklaşık iki saat kaldığım sergiden ayrılırken İstanbul'dan, İzmir'den, Anadolu'dan bu diyara göç eden insanların beraberlerinde getirdikleri onca güzellikleri düşündüm.
Hürriyet Cumartesi, 4 Mart 2006, Sayfa: 7
Osmanlı İmparatorluğu'nda İngiliz Saatleri ve Topkapı Sarayı Koleksiyonu
Netice YILDIZ
İngiliz - Osmanlı ilişkileri 1583 yılında İngilizlerin düşük vergi miktarları ile ticaret yapmalarını sağlayan ilk ayrıcalıkları içeren kapitülasyonu imzalamaları ile resmen başlar. Ticaret kuruluşlarının, özellikle de Turkey Company'nin temsilcileri bu hakların elde edilmesinde aracı rolü oynarlar ve ilk resmi elçiler olurlar. Elçilerin isteklerini iletebilmelerinin tek yolu Sarayda huzura kabul edilme idi. Bu nedenle de Padişah'ı ve diğer devlet görevlilerini memnun etmenin yollarını bulmak zorunda idiler.
İngiliz elçileri de diğer Avrupalı ülkelerin elçilerinin daha önceden başlattıkları zengin hediyeler getirme geleneğine uyarak özellikle türlü marifetleri olan mekanik bir saat ve zengin kumaşlardan oluşan bir hediye paketini padişaha sunmaları, elçi kabul törenlerinin önemli bir kısmı olur. 1599 yılında Dallam'ın yaptığı orglu saatin ünü, bu saat, sarayda sadece 15 yıl gibi kısa süre kalabilmişse de hala anımsanmaktadır. Bu gelenek, saatlerin saray ve köşklerin veya zengin evlerinin iç mekanlarının vazgeçilmez aksesuarı veya şık giysileri tamamlayan birer takı olarak benimsenmesine neden olur. Ticaret alanında iyi bir planlama yapan İngiliz tüccarlar böylece Türklerin bu saatlere olan düşkünlüğünü farkedip, ülkelerinde özellikle Osmanlı İmparatorluğunda yaşayan müslüman veya gayri müslimlerin beğenisine hitab edecek tarzda saat tasarımları yaptırıp, bol miktarda saat ihraç etmeyi başarırlar ve özelllikle 18. yüzyılda saat ticaretini ele geçirirler. Bu saatlerin çoğu günümüze gelmeyi başaramamışsa da özellikle Topkapı Sarayı Müzesi Saatler Bölümü bugün kimisi diplomatik kimisi de özel siparişlerle saraya giren çok sayıda İngiliz saati barındırması ve Türk pazarı için özel olarak tasarlanmış İngiliz saatleri konusunda en iyi örnekleri içermesi nedeniyle en önemli kolleksiyon sayılır. Osmanlı İmparatorluğu"nda batı sanatının benimsenmesinde de önemli bir payı olan bu eserler iki ülke arasındaki diplomasi ve ticari ilişkilerin tarihine de açıklık getirmektedir.
Makalenin tamamı için ayrıca bkz:
BELLETEN Dergisi, Cilt: LXX * Sayı: 259 * Sayfa: 645-700 * Yıl: 2006 (6 Belge ile birlikte)
İngiliz - Osmanlı ilişkileri 1583 yılında İngilizlerin düşük vergi miktarları ile ticaret yapmalarını sağlayan ilk ayrıcalıkları içeren kapitülasyonu imzalamaları ile resmen başlar. Ticaret kuruluşlarının, özellikle de Turkey Company'nin temsilcileri bu hakların elde edilmesinde aracı rolü oynarlar ve ilk resmi elçiler olurlar. Elçilerin isteklerini iletebilmelerinin tek yolu Sarayda huzura kabul edilme idi. Bu nedenle de Padişah'ı ve diğer devlet görevlilerini memnun etmenin yollarını bulmak zorunda idiler.
İngiliz elçileri de diğer Avrupalı ülkelerin elçilerinin daha önceden başlattıkları zengin hediyeler getirme geleneğine uyarak özellikle türlü marifetleri olan mekanik bir saat ve zengin kumaşlardan oluşan bir hediye paketini padişaha sunmaları, elçi kabul törenlerinin önemli bir kısmı olur. 1599 yılında Dallam'ın yaptığı orglu saatin ünü, bu saat, sarayda sadece 15 yıl gibi kısa süre kalabilmişse de hala anımsanmaktadır. Bu gelenek, saatlerin saray ve köşklerin veya zengin evlerinin iç mekanlarının vazgeçilmez aksesuarı veya şık giysileri tamamlayan birer takı olarak benimsenmesine neden olur. Ticaret alanında iyi bir planlama yapan İngiliz tüccarlar böylece Türklerin bu saatlere olan düşkünlüğünü farkedip, ülkelerinde özellikle Osmanlı İmparatorluğunda yaşayan müslüman veya gayri müslimlerin beğenisine hitab edecek tarzda saat tasarımları yaptırıp, bol miktarda saat ihraç etmeyi başarırlar ve özelllikle 18. yüzyılda saat ticaretini ele geçirirler. Bu saatlerin çoğu günümüze gelmeyi başaramamışsa da özellikle Topkapı Sarayı Müzesi Saatler Bölümü bugün kimisi diplomatik kimisi de özel siparişlerle saraya giren çok sayıda İngiliz saati barındırması ve Türk pazarı için özel olarak tasarlanmış İngiliz saatleri konusunda en iyi örnekleri içermesi nedeniyle en önemli kolleksiyon sayılır. Osmanlı İmparatorluğu"nda batı sanatının benimsenmesinde de önemli bir payı olan bu eserler iki ülke arasındaki diplomasi ve ticari ilişkilerin tarihine de açıklık getirmektedir.
Makalenin tamamı için ayrıca bkz:
BELLETEN Dergisi, Cilt: LXX * Sayı: 259 * Sayfa: 645-700 * Yıl: 2006 (6 Belge ile birlikte)
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)