Mekanik saatler ve YGS

Günler öncesinden bir karmaşanın yaşanacağı belliydi, en azından hayatını bilgisayarlar ve diğer elektronik devrelere sahip makineler aracılığı ile düzenleyenler arasında bir zihin karışıklığı yaşanacağı biliniyordu.

YGS sınavının yapılacağı gün saatlerin 1 saat ileri alınacağı küresel zaman ayarlıydı, farklı küresel zamana 1 gün de olsa direnmeye çalışınca, bugün elektronik devreler istenen zamanın dışında başka bir zamanı göstermeye başladı.

Fakat bu karmaşa içinde zalim Küresel Şimdiki Zaman sadece mekanik saatlere söz geçiremedi.

Onlar kendi bildiklerince çarklarını kendi zamanlarına göre çevirip durdular. Mekanik saatlerin bağlı olduğu insanlar saatlerini ilerleyen vakitlerde ayarlayana dek onlar şaşırmayan bir üslupla eski usül yollarına devam edecekler.


Blue rotor.
via tempusfugitwatch.com



Nasıl ki bütün insanları bir noktadan kontrol etmek mümkün değilse, mekanik saatlerin hepsini merkezi olarak kontrol etmek de aynı şekilde mümkün değil.

Mekanik saatler özerk mühendislik harikaları olarak kendi başlarına çalışıyor bağlı oldukları insanla birlikte hareket ediyor.

Bu durumda bir çeşit isyan da var aslında, siz saatinizi isterseniz alaturka bir zaman ayarına göre de kullanabilirsiniz, akşam güneş battığında saati 12'ye getirir, güneşe göre gününüzü düzenleyebilirsiniz. Ama işyerinizdeki bilgisayarın saatini değiştirirseniz diğer bilgisayarlar ile farklı bir zamanı göstereceğinden sorunlar yaşayabilir, bilgisayarınızın ekranı kararabilir ve bir daha açılmayabilir!

YGS sınavından nerelere geldik. :)

Yarın her şey yoluna girecek,  bir büyüğümüzün dediği gibi "vaziyete hakimiz".

Saat Dünyası 36: Eterna, Montblanc, Alan Hosman...


Dünyanın hangi ülkesinde olursanız olun saat dünyasının İsviçre’ye hem kalbinden hem göbeğinden bağımlı olduğunu göreceksiniz. Saat Dünyası dergisinin 36. Sayısı da bu durumun bir göstergesi. Ayrıca Baselworld 2011 için 36. Sayı ile birlikte aynı sayının İngilizce baskısı da hazırlanmış.

Dergi güzel ama kapağındaki saat çirkin bence, keşke 34-38. sayfalar arasında bulunan Eterna’lardan biri kapak olsaydı. Eterna demişken 155 senelik bir şirket ile ilgili yazı güzel, efsane rotor düzeneği eterna-matic'ten de söz edilmiş. Eda Altay Deniz'in yazısının girişinden ülkemizde Eterna saatlerini artık Aydın Saat'in temsil edeceğini öğreniyoruz. Aydın Saat, Seiko saatlerinin istenen modellerini ülkemize getirmemesiyle ile ilgili olarak çok eleştirilmişti, Eterna saatleri orta-üst sınıf bir marka olduğundan eleştirileceğini zannetmiyorum.

 
Dergide Montblanc saatleri ile ilgili yazı da önemli. Daha başka yazılar da var: Baume&Mercier, Cenevre Saat Fuarı, Edox, İsviçre saat ihracatına ilişkin ekonomik veriler, Tag Heuer ve Alain Prost, Zenith, Omega, Quantum ve Creo... Bu arada dergide Romain Jerome Moon Invader serisi saatleriyle ilgili yazıyı görünce ilgiyle okudum, fakat Moon Invader çirkin bir saat ama Romain Jerome çok yaratıcı hakkını vermek gerek, bir de Moon Fighter adı verilen dolmakalemleri var ki şaşırmamak elde değil.

http://www.romainjerome.ch/wp-content/uploads/2011/01/RJ_M.OE_.IN_.001_zoom1.jpg
Bir saat dergisini saat dergisi yapan biraz da teknik yazılardır. Bu nedenle Alan Hosman'ın Kronograf sistemleriyle ilgili yazısının 3. bölümü çok iyi ve dergiyi saklanılacak bir dergi yapıyor.


MekanikSaat blogu okurları için derginin sürprizi ise 114. sayfada bulunuyor. Bu sayfada bulunan yazı saat tamir ustaları hakkında.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...