Sadeleştirin!

Bugün Sabah gazetesinin 22. sayfasına gelince şaşırdım birden, Sarı zemin üzerinde bir Meistersinger saati sayfanın sol alt köşesindeydi. Gazetelerde hep dev markaların saatlerini görmeye alışkın olduğum olsa gerek sevindim. Evet Meistersinger'ın de reklamı yapılırdı tabii, niye tuhaf geldi ki bana diye kendimi ayıpladım.

Saatin altında ingilizce bir takım tumturaklı sözler yerine Meistersinger No.1 mekanik kurmalı (ETA 2801-2) safir cam, 43 mm yazıyordu.

Hemen altında da "Hayat zaten yeteri kadar karmaşık; zaman kavramınızı değiştirecek tek ibreli Meistersinger mekanik kol saatleri ile saatinizi sadeleştirin!" yazıyordu.

Gazetelerde dergilerde yayımlanan reklamlarda şikayetçi olduğum konu başka bir dilde ilan görmek. Bunun sebebi de kolaycılıktan başka bir şey değil. Özgün ilanın aynen yayımlanması kadar saçma bir şey olamaz bence.

Nicolas G. Hayek'in saatleri

Bugün Referans gazetesinin 17. sayfasına geldiğimde Nicolas G. Hayek'in bir fotoğrafıyla karşılaştım, haber isviçre saat endüstrisiyle ilgiliydi okudum ama pek fazla ilgimi çekmedi, benim ilgimi çeken Hayek'in saatleri oldu. Ne yazık ki Referans gazetesinin internet sitesindeki haberde farklı bir fotoğraf var.

Gazetedeki fotoğraf ise şöyle bir şey:



Elbette öyle değil ama kim olduğunu bilmesek elindeki ve kollarındaki saatler ile (her kolda en az 2 saat, bazı fotoğraflarda kollarındaki saat sayısı daha da artıyor) aklı fikri saat olan bir meczubu andırıyor gibi, Nicolas Beyin bu abartılı fotoğrafını görünce gülümsedim, ben en fazla 2 saat taşıyorum acaba bana da çatlak gözüyle bakıyorlar mıdır bilmem? Fakat 2 saat taşımak güzel oluyor aslında, neden 2 saat taşıdığımı soran oluyor mutlaka onlara bir tanesinin kurmalı diğerinin otomatik olduğunu söylüyorum :)

Böylece ya güzel bir sohbetin konusu aralanıyor veya yanınızdan hızla uzaklaşıyorlar...
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...