Ali Aydınoğlu ustamız yine bir başka saatin kırık kalbini tamir ederken, 20 Ocak 2010. |
Yahya Kemal Beyatlı, çok önceden söylemiş:
"Ölüm âsude bahar ülkesidir bir rinde;
Gönlü her yerde buhurdan gibi yıllarca tüter.
Ve serin serviler altında kalan kabrinde
Her seher bir gül açar, her gece bir bülbül öter."
Gönlü her yerde buhurdan gibi yıllarca tüter.
Ve serin serviler altında kalan kabrinde
Her seher bir gül açar, her gece bir bülbül öter."
Priştine'de 1929 yılında dünyaya gelen Ali Aydınoğlu ustayı geçtiğimiz hafta başı, pazartesi günü akşamı kaybettik. Torunları ve benim gibi Ali Aydınoğlu'nu sevip sayanlar çok yalnız artık.
Ali Aydınoğlu, üst düzey bir saat tamircisi olmanın ötesinde, dervişane yaşam tarzıyla da örnek bir insandı. Hiç büyüklük taslamazdı. İşini çok severdi. Ben de onu çalışırken izlemeyi severdim. Çalışırken bir anda yüzü değişir, çok uzaklara bakıyormuş gibi olurdu.
Hiç acele etmez, hep şükrederdi. Öfkelendiğini de görmedim hiç. Oysa dükkana insanı çileden çıkaracak kimseler de uğrardı bazen. Fakat Ali Aydınoğlu, sakin ve dik dururdu hep. Onu tanıdığım için, ondan insanlık dersleri aldığım için kendimi şanslı sayıyorum.
Şimdi Ali Aydınoğlu'nun ilk kez 1963 yılında kapısını açtığı dükkanı saat ustası iki torununa emanet.