Esra Çoruh
İyi eğitimli erkekler pırlantalı saat takmaz
'Glashütte Original' Alman yapımı lüks saat markalarının en ünlülerinden. Markanın CEO'su Klaus Grentrup 'Pırlantalı model siparişlerini sadece Arap ülkeleri, Çin ve Hong Kong'tan alıyoruz. Sanırım bu biraz eğitimle alakalı' diyor. Özellikle son günlerde hip hop yıldızlarından futbolculara erkeklerin de tercih ettiği 'pırlantalı' saatlerin popülerliğini ithal saatler satan ünlü mağazalara da sorduk. İşte klasik bir marka ve gün geçtikçe yayılan pırlantalı saat trendi
1845 yılında kurulan saat firması Glashütte Original, Alman yapımı lüks saat üretiminde giderek adını duyurmaya başladı. El yapımı klasik saatlerini teknolojik saat tutkunlarının yakından tanıdığı markanın CEO'su Klaus Grentrup, markanın kuruluş öyküsünü şöyle anlatıyor:
"Glashütte'nin kökleri 1845 yılına dayanıyor. Ferdinand Lange, ilk saat şirketini Saksonya'nın Müglitz kasabasında kurmuş. Gümüş madenciliği, kasabayı ayakta tutan şeymiş. Bu değerli metal, Glashütte ismiyle ölümsüzleştirilmiş. Sonraları gümüş kaynaklarının kurumasıyla, en büyük saat ustalarından Lange duruma el koyarak Glashütte'de bağımsız saat üretimi yapmaya karar vermiş. Ve böylece sadece bir şirket değil, tam anlamıyla bir endüstri yaratmış. Profesyonel iş arkadaşlarını ve diğer itibarlı saat yapımcılarını da kasabaya davet eden Lange, yine saat üreticisi olan damadı Assman ile 1852 yılında kendi şirketini kurmuş. Ve dünya çapında zamanı kesin olarak doğru gösteren saatleriyle ünlenmiş."
Uluslararası sergilerde pek çok ödül ve altın madalya alan markanın saat yapımında ilk hedefi en kaliteli ve en hassas saat düzeneklerini üretmek. Grentrup, komplike saatlerde mekanizması kadar zamana olan hassasiyetine de çok önem verdiklerini söylüyor. Glashütte Original saatleri klasik çizgisini geleneklerine bağlılıktan alıyor ama Grentrup'a göre asla eski kafalı ve tutucu bir marka değiller:
"Firmanın kuruluşu bu iki kavramın birleşiminden oluşuyor; hassasiyet ve fonksiyona ihtiyaç olan yerde en modern teknolojinin kullanılması. Üretimde, montesinde kalite ve klasik değerleri korumak için sadece ve sadece yetenekli sanatkarlar kullanılıyor." Bu kişiler geçmiş nesillerden gelen bilgilerin aktarımı ile eğitilmiş kişiler. Örneğin büyük yenilikler yansıtan PanoMatic Chrono modeli bu olgular ile üretilmiş bir saat. Bu saat yılın saati ödülünü 2005'te üçüncün kez almış. Bu doğrultuda Glashütte Original saatleri tarihte modern saat yapımında yeni bir sayfa açıyor."
SAAT KİŞİLİĞİ YANSITIR
Koleksiyonlarının yüzde 90'ının erkek saatlerinden oluştuğunu söyleyen firmanın yöneticisi Klaus Grentrup bunun nedenini şöyle açıklıyor; "Mekanik saatler genellikle ağır olduğu için kadınlar tercih etmiyor. Biz de şu an ince ve hafif mekanik saat üzerinde çalışıyoruz. Eminim, bu saatler ile pazarda yeni bir dönem başlatacağız." Erkeklerin taşıyabileceği tek takının saat olduğunu söyleyen Grentrup, saatlerin kişiliği yansıttığı görüşünde. Pırlantalı erkek saatlerinin çok sık görülmeye başladığını ve bunun bir trend olup olmadığı sorumuza ise şöyle cevap veriyor; "Biz moda olan saatler yapmıyoruz. Ama ısmarlama saat yaptığımız için pırlantalı model isteyenler oluyor. Ancak bu talep sadece Arap Ülkeleri, Çin ve Hong Kong'dan geliyor. Gelir düzeyi ne olursa olsun, iyi eğitim görmüş Amerikalı ya da Avrupalılar'da bu gösterişli saatleri göremezsiniz. Bunun biraz eğitimle alakalı olduğunu düşünüyorum."
Klasik saatleri ağırlıklı olsa da, son yıllarda çıkarttıkları spor mekanik saatleri ile genç kesimin de ilgisini çeken marka, ilk el yapımı dalgıç saatinin de üreticisi. Grentrup'a saatlerin fiyatları 5 bin Euro'dan 150 bin Euro'ya kadar çıkıyor. Hatta bu rakam istenilen özelliklere göre daha da artabiliyor. Türkiye'ye yeni giren markanın saat tutkunları tarafından çok iyi tanındığını söyleyen markanın CEO'su, beş yıl öncesine kadar sadece Almanya, Avusturya ve Hong Kong'da çok yaygın olan saatlerin dünya çapında kısaz sürede tanındığını ve mekanik saat meraklılarının el yapımı Glashütte saatlerinden vazgeçemediklerini belirtiyor. Ve markasını şu iddialı sözlerle tanımlamaya çalışıyor, "Saatlerimiz mekanik birer sanat eseri. Bir avuç sonsuzluğu bizden sonraki jenerasyonlara iletmemizi sağlıyor."
Sabah, 11 Mart 2006
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder